BBC (*), ABD Princeton Üniversitesi’nin (**) bir anketi yayınlar : Arap dünyası, yabancı liderler arasında %51 ile Erdoğan’ı; %28 ile Putin’i, %12 ile Trump’ı beğenmektedir. Açık ifadesi ile Arap halklarının en beğendiği yabancı lider Cumhurbaşkanımız Erdoğan’dır. (1)
İngiliz ve Amerikalıların tespit ettiği bu gerçeğe rağmen, neden kimi Arap Halklarının (ülkelerinin) yöneticileri (aslında diktatörleri) uluslararası meselelerde yanımızda yer almamakta, hatta aleyhmizde alınan kararlara katılmaktadırlar?
Bu duruma açıklık getirmek üzere, Amerika ve Dünya’nın çeşitli yerlerinde yaşayan Müslüman Arapların bizler ve Cumhurbaşkanımız Erdoğan hakkında yazdıkları aşağıda aktarılmaktadır :
…
” The Economist : İstanbul yeniden ‘Arap Başkenti’
The Economist, İstanbul’un Osmanlı İmparatorluğu’nun Orta Doğu’daki hakimiyetini yitirmesinden yüz yıl sonra, yeniden ‘Arap başkenti’ olduğu yorumunda bulundu.
Yemen, Mısır, Suriye gibi ülkelerden ‘bir dönemin kudretlisi’ çok sayıda ismin de İstanbul’u tercih ettiğini kaydeden dergi, buna Türkiye’nin ‘görece demokratikliği’, Arap coğrafyasına yakınlığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘ Arap Baharı’na olan politik yakınlığı’nın sebep olduğunu belirtti.
Derginin son sayısında, konuya dair yayınlanan ‘Bölgenin muhalifleri neden İstanbul’da toplanıyor?’ başlıklı makale şöyle :
‘Arap dünyasının dört bir yanından sığınmacılar, muhalifler ve muhacirler, topraklarını 1918’e kadar yöneten imparatorluğun eski kentine akın ediyor. İstanbul’un ‘Küçük Suriye’sinin popüler kafelerinden ‘Mukhtar’da, Arap Baharı’nın ezip geçtiği rejimlerin kimsesizleri, kakuleli kahvelerini yudumluyor ve geri dönüş planları yapıyor. Osmanlı Türkleri’nin bir dönem yönettiği Mısır, Suriye, Yemen ve diğer Arap ülkelerinden geliyorlar. Bazıları barıştan yana, bazıları ise şiddetten. Kuveyt’ten gelen bir muhalif, ‘Bu zorbalar gücü hiçbir zaman barışçıl bir şekilde devretmeyecekler’ diyor.
‘Biz buraya aitiz; burası daha tanıdık, Müslüman ve eve daha yakın’
İstanbul, birçoğu Suriyeli 1.2 milyon Arap’a ev sahipliği yapıyor. Aralarında Mısır’ın eski cumhurbaşkanı adayı, vatandaşlıktan çıkarılan eski bir Kuveyt milletvekili ve birkaç tane eski Yemek dışişleri bakanı da var…’ ” (2)
* * *
Araplar, Türkler hakkında ne düşünüyorlar ?
Araplar, Türkleri nasıl görüyorlar ?
“…Türkiye’de 3.5 yıldan fazla bir süredir yaşayan bir Arap olarak, genel olarak burada Türklerden ‘normal’ olumlu davranışlar gördüm. Asıl konu şudur : Türkler sizi tanıyorsa, sizi normal olarak bir arkadaş olarak görürler, ama eğer seni tanımıyorlarsa, size yakın durmuyorlar.
Aslında ikimiz de neredeyse aynı tarihi, aynı dini ve çoğu zaman benzer gelenekleri ve hatta sözleri paylaşıyoruz, ancak Türkler milletine ve tarihine karşı çok fanatikler, onlar için ne olursa olsun hala bir ‘yabancı’ olacaksınız… ” (3)
* * *
Yukarıdaki ifade edilenleri anlamak için, bu noktada çok önemli bir not düşmek gerekiyor :
…
“Misyoner okulları, batılı emperyalist ülkelerin kendi emellerini gerçekleştirmek için Osmanlı Devleti’ne karşı kullandıkları en güçlü silâh olmuştur. Köylere kadar yayılan bu okullar sayesinde, birbiriyle yüzyıllar boyunca birlikte yaşayan halklar, birbirine düşman edilmiş ve bağımsızlık mücadelelerine destek olunmuştur. Buna tipik bir örnek ise, Arap hareketinin liderlerinden olan Refik Rızzık Selum’un Osmanlı Divan-ı Harbi huzurunda anlattıklarıdır : (4)
‘Ben Fransız mekteplerinde okudum. Bugün Suriye, Irak ve Lübnan’da eşraf ve ağaların evlâtları Cizvit mekteplerinde okur. Öteki Arap diyarlarında ise İngilizce hâkimdir. Onlar ya İngiliz mekteplerinde, ya Amerikan kolejlerinde okurlar. Hepsinin gayesi, Türkler hakkında benim sahip olduğum bilgileri telkin etmektir : Hepsi için müşterek düşman Türklerdir. Bu itibarla Arapları malûm, hatta gayri malûm gayelere sevk etmek emelinde olanların ele alacakları yegâne mevzuu Türk düşmanlığıdır. Zannediyorum ki, bizim hatamıza bizden sonrakiler de ister istemez düşeceklerdir.” (5)
‘Yabancı okullara giden öğrenciler, yüksek bir hayat seviyesine kavuşmak, Avrupa görmek, medenî olmak, toplumda önemli bir statü kazanmak gibi değişik teşviklerle yetiştirilmişlerdir. Hatta bu öğrenciler, zamanla kendi toplumlarının değer yargılarından uzaklaşmaya başlamışlardır.
Tüm bu faaliyetlerin bilinmesine rağmen yabancı okullara hala ilgi duyulmasında etken, zengin veya elit tabakanın çocuklarının, ilerde iş bulmalarında önemli bir ayırt edici unsur olan, yabancı dil bilmelerini ve Avrupa seviyesinde medenî bir eğitim görmelerini istemeleridir.
Bir diğer ilginç husus ise, ülkedeki Amerikan okullarında okuyan bazı Türk aydınlarının Kurtuluş Savaşı esnasında Amerikan mandacılığını savunmalarıdır.’ (6)
* * *
Her şey ne kadar da açık, değil mi ?
Bizde ve Arap ülkelerindeki Batılı misyoner okullarda okuyanlar (ki bunlar ülkelerine yönetici olarak yetiştirilmektedir) hem kültürlerine, hem insanlarına hem de Müslüman Türklere (Araplara) karşı kin ve nefret duyguları ile donatılmaktadır.
Devam edecek…
Açıklamalar ve Kaynaklar :
Resim : Görseller web ortamından alınmış, düzenleme tarafımızdan yapılmıştır.
(*) Britanya Yayın Kuruluşu ya da BBC (British Broadcasting Corporation), Birleşik Krallık’ta kraliyet beratı altında ve devletin parasal desteğiyle çalışan yayın kuruluşudur. Kuruluşundan 1954’e kadar televizyon, 1972’ye kadar da radyo yayınları alanında tekel konumunu korumuştur. Merkezi Londra’da bulunur.
(**) Anket Arab Barometer araştırma ağı tarafından (2018 Sonbahar/2019 İlkbahar döneminde) 10 ülke ile Filistin topraklarında 25407 kişiyle yüz yüze yapılan görüşmeler yapılarak yürütüldü. Arab Barometer ABD’de Princeton Üniversitesi’nin bünyesinde bulunuyor. Bu Arap dünyasının görüşlerini yansıttığı için İran ve İsrail dahil edilmedi. Kuveyt sonuçları çok geç geldiğinden ve Suriye’ye ise erişim zorluğundan bu iki ülke anketin içinde yer almadı. (24.06.2019)
(1) Daha fazlası için bakınız : https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-48743953
(2) Daha fazlası bilgi için : https://t24.com.tr/haber/the-economist-orta-dogunun-kaybedilmesinden-bir-yuzyil-sonra-istanbul-yeniden-arap-baskenti,723277
(3) Daha fazlası için bakınız : https://www.quora.com/What-do-Arabs-think-about-Turks
(4-5-6: “Osmanlı İmparatorluğu’nda Yabancı Okullar”, İlknur Polat Haydaroğlu : Sırasıyla sy.24 – 34 – 38.)