İlimsiz Bilimin Wallace ve Darwin’li “Evrim” Hikayesi (4)

Evrim Teorisi, milyarlarca yıl önce oluşmuş tek hücreli bir atadan (süreçte genlerdeki değişmelerle) şimdiki halimizi aldık !” iddiasıdır.  

Evrim Teorisi” neden bu kadar çok gürültü çıkardı ?

Teorinin en büyük savunucuları materyalistlerdir. Bunlar, ilk başta Darwin’in (Maymun!) teorisi ile düştükleri kuyudan çıkacakları düşündüler. Sahiplenmenin mutfağında maymunlar vardır.

“Darwin’in Devrimi’nin gerçek anlamı, (saf felsefi materyalizm olduğudur). Materyalizm’ ise, maddenin tek gerçeklik olduğuna dair felsefi inanç türüdür.

İddia: “Bu inanç sisteminde madde, kendi haline bırakıldığında, insan beyni de dahil olmak üzere her şeyi üretmekteydi. Bu beyin daha sonra doğaüstü, Tanrı, sonsuz yaşam ve benzeri fikirleri icat etti.”

Evrimcilere göre, (Genlerdeki) değişiklikler tesadüfen meydana gelir. Tesadüf eseri yerel çevrelerine daha iyi uyum sağlayan ve dolayısıyla genlerini bir sonraki nesle aktarma şansı daha yüksek olan organizmalar, doğal seçilim tarafından tercih edilir.

Evrim Teorisini/İddiasını desteklemek amacıyla uydurulan birkaç sahtekarlık:

1)“Piltdown adamı: 1912 yılında Arthur Smith Woodward ile Charles Dawson, bir çene ile kafatası fosili ve kabaca yontulmuş taş aletler bulduklarını açıkladılar… Bu fosilin çene kemiğinin maymununkine, dişlerinin ve kafatasının ise insanınkine çok benzediği söylendi. Bu fosilin, insan evriminde büyük bir boşluğu doldurduğu ve 500.000 yıl önceki bir canlıya ait olduğu savunuldu. Sonradan fosil kemiklerin yaşını tespit etmek için 1950 yılında bulunan bir metot ile çene kemiğinin toprakta ancak birkaç yıl kaldığı, kafatasının ise birkaç bin yıllık olduğu öğrenildi. Bu bilgiler elde edildikten sonra yapılan detaylı araştırmalarda, kemiklerin, eski görüntüsü verilebilmesi için boyayıcı maddeler ile işleme tabi tutuldukları saptandı. Sahtekârlık, 40 yıl boyunca birçok bilim insanını ciddi şekilde yanıltmış…”

2) ”Nebraska adamı: 1922 yılında ünlü fosil bilimci Henry Fairfield Osborn Nebraska’da bir diş fosili buldu. Konunun uzmanları, bu dişin insan ve şempanze arasında ara bir türün dişi olduğunu söylediler. Daha sonra bu dişin bir domuz dişi olduğu anlaşıldı. Bundan önce ise birçok antropolog, Nebraska adamının nasıl yaşadığı ile ilgili hikâyeler türetmişlerdi. (1)

**

Kimi bilim çevrelerinin, “Evrim Teorisi” hakkında düşündükleri :

Wallace ile Darwin Evrim Teorisini (*) ortaklaşa yayınlarlar. Ancak, Wallace’ın, teoriye kısmi itirazları vardır. Wallace, bu itirazları nedeniyle bir süre sonra unutulacak veya unutturulacaktır.

Her iki adam hakkında da uzman olan Prof. Jim Costa, (unutulmanın) bir kısmının, Wallace’ın teoriyi Darwin kadar etkili bir şekilde tanıtmada başarısız olmasından kaynaklandığını söylüyor…

Ağustos 1858’de doğal seçilim yoluyla evrim teorisini ortaklaşa bir gazetede yayınlamış olsalar da, kamuoyunun gerçekten ilgisini çeken (Darvin’i önceleyen) şey, ertesi yıl Darwin’in Türlerin Kökeni Üzerine adlı kitabı oldu…

Prof. Costa, diğer bir faktörün ise 19. yüzyılın sonlarında doğal seçilimin gözden düşmesiyle “Darwinizm’in tutulması“(**) olarak bilinen olay olduğunu söyledi.

(Doğal seçilim) 1930’larda yeniden canlandırıldığında… yeni bir nesil vardı ve onların akıllarında Darwin (maymun !) vardı” dedi…

Teorinin diğer ortağı Wallace’ın evrim teorisine itirazları:

Darwin’in teori ortağı Wallace öldüğünde çok uzun, parlak ölüm ilanları verildi.

Hatta “Gazetelerden biri, yalnızca büyük bir hükümdarın Wallace gibi bir ölüm ilanına sahip olabileceğini söyledi.”

Döneminde çalışmalarına bu kadar büyük önem atfedilen Alfred Russel Wallace bir süre sonra tarihin tozlu raflarına kaldırılır.

Darwin’in öne çıkarılmasının nedenleri :

“(Doğal seçilim) yeniden diriltildiğinde, her zaman Darwin’le ilişkilendirildi.”

(Prof. Costa) Evrimsel biyolojinin gerçekten yükselişe geçtiği 1940’larda, keşfin tarihinin büyük ölçüde unutulduğunu söyledi. Ve bir Darwin “endüstrisi” gelişti…

Prof Costa’ya göre, Darwin’in gündeme taşınmasında “maymunlar!” önemli bir etken oldu.

Wallace teorinin hangi noktasında Darwin’den ayrıldı ?

Doğal seçilim teorisi, 19. yüzyıl doğa bilimci Charles Darwin tarafından keşfedildi. Doğal seçilim, bir türün genetik özelliklerinin zaman içinde nasıl değişebileceğini açıklar. Bu türleşmeye, yani farklı yeni bir türün oluşmasına yol açabilir…

Wallace’ın cinsel seçilim konusunda her zaman şüpheleri vardı ve sonuçta doğal seçilimin tek başına bir dizi benzersiz insani özelliği açıklamakta yetersiz olduğu sonucuna vardı.

Wallace ve Darwin yaşam anlayışları ve hayata bakışları ile farklıdır.

Darwin, insan evriminin, doğal seçilimle açıklanabileceğini;

Wallace, doğal seçilimin tek başına bir dizi benzersiz insani özelliği açıklamakta yetersiz olduğu sonucuna vardı.

Bu özellikler arasında, mevcut tüm insan ırklarında bulunan insan beyninin büyüklüğü ve karmaşıklığı merkezi bir konuma sahipti. Wallace, ortak entelektüel düşünceyi destekleyebilecek bir beynin varlığını açıklamak için yeni bir aracıya başvurulması gerektiğini öne sürdü.

Modern insanlığı yaratmak için müdahale eden daha yüksek bir gücün ve/veya üstün zekanın olması olasıdır. Wallace’ın, insan evriminin yegane etkenleri olan doğal seçilim ve cinsel seçilimi terk etmesi, onu Darwin’den ayırdı ve bu, kaçınılmaz olarak Wallace’ın ayrılmasının nedenlerine ilişkin soruları gündeme getiriyor.

Wallace’ın kişisel özellikleri arasında frenoloji (yetenek ve kişilik özelliklerinin, beynin belirli bölgelerinde temsil edilmesi ) ve maneviyat (Din çıkışlı/huzur ve amaç duygusuna sahip olmak) gibi popüler olmayan davalara sürekli ilgi duyması da vardı.

Açık ifadesiyle: Zamanının hakim görüşlerine karşı evrimsel fikirlere ilgi duyduğu gibi, türümüzün doğasını açıklamak için bir “yüksek zekânın” eylemine başvurarak “Darwinist” arkadaşlarından da ayrıldı. Wallace, ruhun varlığına inanmasının yanında, zihinsel gücün evrimle oluşmadığını savunmaktadır.

Darwin, teoriye kısmi itirazları için Wallece’a ne demiştir ?

Evrim kuramının diğer kâşifi olan Alfred R. Wallace, Darwin’e insanlar ve hayvanlar arasındaki derin uçurum konusunda şunu yazdı : “Doğal seçme, ilkel insana, ancak maymunlarınkinden biraz daha üstün bir beyin ihsan etmiş olabilir; oysa onda, bizim bilgili toplumumuzun vasat bir üyesininkinden çok az aşağı olan bir beyin bulunur.” Onun bu kabullenişinden rahatsız olan Darwin şöyle yanıtladı: “Umarım, senin ve benim eserimizi tamamen öldürmemişsindir.”

Darwin, Wallace’a : “Teorimizin temel dayanağını yok ettiğinin farkındasındır!” demiştir.

www.canmehmet.com

Resim : Görsel web ortamından alınmış, düzenlenmesi tarafımızca yapılmıştır.

Açıklamalar :

(*) Evrim Teorisi: “Tüm canlıların ortak bir atadan geldiğini ve bu atadan itibaren canlıların özelliklerinin değiştiğini söyler. Bu değişim, doğal seçilim adı verilen bir süreçle gerçekleşir. Doğal seçilim, canlıların doğal ortamlarında yaşayabilme yeteneklerine göre gerçekleşir.”

(**) ”(a) Darwin’in sağladığı doğal seçilim “mekanizmasının” başlangıçta bilim adamları tarafından kabul edilmediğini, (b) doğal seçilimin işlevsel bir açıklama olduğunu ve işlevsel açıklamaların her zaman eksik olduğunu, çünkü işlerin nasıl çalıştığını anlatırlar ama neden çalıştıklarını anlatmazlar; yani mekanizma bilgisinden yoksundurlar. Bu açıklayıcı eksiklik, Dewsbury (2009) tarafından alıntılanmayan Bowler’in (1983) (aynı isimli bir kitapta) “Darwinizm Tutulması” olarak tanımladığı şeye, yani doğal seçilimin çoğu bilim insanı tarafından başlangıçta reddedilmesine yol açtı.https://eric.ed.gov/?id=EJ859790

Yararlanılan kaynaklar :

(1) https://www.canertaslaman.com/wp-content/uploads/2020/06/evrimteori.pdf )

Konu ile ilgili farklı görüş ve tespitler için bakılabilecek makaleler :

https://reasons.org/explore/publications/articles/alfred-russel-wallace-and-intelligent-evolution

https://education.nationalgeographic.org/resource/alfred-wallace

https://www.bbc.com/news/uk-wales-21549079

https://scielo.conicyt.cl/pdf/gayana/v73s1/art04.pdf

https://eric.ed.gov/?id=EJ859790

https://www.canmehmet.com/ilim-bilimin-ogretmedir-insan-akli-bilinc-ve-ruhu-neden-kavrayamaz-1

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*