Yazılılar biter ve dönem tatili başlar. “Ali ben memleketime gidiyorum sen notlarımı iletirsin: Bir zayıf varsa Ali’nin, iki zayıf varsa Muhammed’in, üç zayıf var ise Muhammed Emin’in selamı var dersin.”
Arkadaşı notlara baktığında evini arar; telefona arkadaşının babası çıkmıştır. “Ali orada mı?” sorusuna, “Hayır!” cevabını alınca, “Ali’ye söyleyin, Ümmeti Muhammed’in selamı var.” Demek istediği, Ali tüm derslerinde zayıf almıştır.
Bu anlamda ülkemizin eğitim-öğrenim karnesi, Ümmeti Muhammed’e selam etmektedir.
***
Bizim derdimiz : Ne cami, ne okul yokluğu, ne de öğretim sisteminin adının şu veya bu olmasıdır.
Bizim derdimiz : Camiye ve okula neden gittiğini, gitmesi gerektiğini bilecek insanların yokluğudur.
Bizim derdimiz, pilavın suyuna gösterdiği hassasiyeti, çocuğunun huyuna da gösterilmesinin bilincinde olmayan annelerimiz,
Bizim derdimiz : “Sen bana bakma oğlum! Sen içme bu zıkkımı, sigarayı! Dediğinde, çocuğun nasihatten değil, örneklerden beslendiğinin farkında olamayan babalarımızdır.
***
-Eğitim ile ilgili yazılanlar, neden magazin haberleri kadar okunmamaktadır ?
-“4+4+4 eğitim sistemi nedir?” Dediğimizde, kaç aile büyüğümüz bunu gerekleri ve sonuçları ile açıklayabilecektir ?
Annelerimiz, bir tatlı tarifinin peşinde ; babalarımız, haftanın maçına yetişme telaşı iken, çocuk eğitimi onlara ne ifade etmektedir ? Neden Ülke ve aile olarak “Eğitim” konusuna değil de Öğretim için Okul-Öğretmen peşinde koşuyoruz ? Bu, sorumluluğu başkasına atmak olabilir mi ?
Çocuğun okuldaki başarışı : Okula ve Öğretmenine değil, ailenin çocuğu öğrenime hazırlamasındadır. Ancak, biz, doğruları değil, ancak, kulağımıza hoş gelenleri seviyoruz.
***
Kimse kusura kalmamalıdır. Çocuklarımızın Eğitim ve Öğretimi ile yeterince ilgilenmiyor ;
Bu mana ve doğrultuda, Muhalefet Partilerini de bu konudaki tartışmalar esnasında bir alternatif sistem sunmayarak, halkının gerçeklerini, uygulamaları ile ortaya koymalarından dolayı kutluyoruz !
Resim : Tarafımızdan hazırlanmıştır.