“İnat” da Bir Murattır!

Yaşam oyununda amaç : Mutlu olmak mı, kazanmak mı, rakibine ders vermek midir?

Bir ilişkide hedeflenen : Haklı olmak mı, Mutlu olmak mıdır ?

Kurt köyünü değiştirir, huyunu değiştirmez.”

Ancak, İnsan “Kurt” değildir. Gerekirse, (Aklını kullanarak) Köyünü de huyunu da değiştirebilmelidir.

İnat : (Genel kabule göre) : Görünür ve haklı bir nedene dayanmaksızın, bir davranışta ısrarcı olmak ve bu ısrarcı tutumu, bu konudaki düşünceyi değiştirmemek.

İnsanlar Zeytin misalidir.

Bilindiği gibi Zeytinlerden iki usulle yağ elde edilebilmektedir :

1-Sızma Zeytinyağı : Ağaçlardan el ile toplanarak ve mekanik yöntemlerle (Hidrolik Presle) sıkılarak üretilmektedir. Bu yolla üretilen zeytinyağının hem değeri hem de bedeli yüksektir.

Türkiye’de üretilen zeytinyağlarının (Nitelikli yetişenlerin!) sadece %3’ü gerçek sızma zeytinyağıdır. 

2-Rafine Zeytinyağı : Hasat sırasında (yetiştirilmede!) toplanan zeytinin bir kısmı türlü nedenlerle hasar gördüğünden, bu zeytinlerin içerdikleri yağın niteliği bozulmakta ve doğrudan tüketilemeyecek hale gelmektedir

Bu çeşit zeytinler, Rafinasyon işlemi ile  tekrar yenilebilir hale getirilirler.

Sızma Zeytinyağı : “Her türlü salatalarda ve balık-beyaz etin üzerine sürülerek enfes bir tat oluşturmada kullanılmaktadır.

Rafine Zeytinyağını ise, her türlü yemeklerde ve kızartmalarda kullanabilirsiniz.

Peki, İnat konusunun zeytinyağı ile ne ilgisi var ?

Öyle ya !

İnsanlar zeytin değil ki, sıkasın veya sıkarak ( Zorlayarak ) yağ elde edebilesin !

Sızma (Eğitimli İnsanlar) veya (Eğitimsiz İnsanlar) Rafine zeytinyağı arasındaki farklar :

İnat, sabır ve akıl arasında çok ince bir çizgi vardır.

İnat : Hem sizin hem de karşınızdaki için yorucudur. Sabretmek, sabırlı olmak ise, sadece sizi yorar, ancak ilişkiye zarar vermez. Sabırlı olmanın en büyük yararlarından birisi de kişiyi olgunlaştırmasıdır.

Eğer, rüzgârı (duygularınızı) karşınıza alırsanız, siz;

-Rüzgarın önünde yürürseniz (aklınızı ve sabrınızı kullanırsanız) rüzgar yorulur.

***

-Arife tarif, Arif olmayana hiçbir şey gerekmez. (Örnek 1 : Zeytinleri, ağaçlara sopalar vurarak (özensiz yetiştirirseniz) düşürürseniz, onları zedeler/yaralar, değerlerini düşürürsünüz. Eğer, onları özenle (ellerinizle) toplarsanız (yetiştirilmesinde özen gösterirseniz) , onlara zarar vermez, nitelikli yağ elde edebilirsiniz.)

İnsan beyni, insanın tarlasıdır. (Örnek 2 : Duygularımız, içinde bulunduğumuz anı hızlıca (düşünmeden) değerlendirmektedir. Aklımız ise (düşünerek karar verdiği için) ileride sıkıntı verebilecek her soruna en başından bir çözüm üretebilmektedir.)

– “İnadım inat, adım kel Murat.” Demek ki, Murat’a inat yaramamış ve Murat, inadı uğruna “Kel” olmuş (kaybetmiş)

– Tartışmayı, davayı (inatla) kazanan, karşısındakini-dostunu kaybeder. 

İnsan, duygusal varlıktır. Ancak, “Kamil İnsan!” duygularını aklına katık etmez. Bilir ki : “İnat!”, çocukluktaki duygusal gelişmeyi tamamlamayanların bir (kalkanı) vitrinidir.

BIRAKINIZ, TARTIŞMAYI EŞİNİZ, DOSTUNUZ –duygularıyla– KAZANSIN.

SİZ DE (sabır ve akılla) Kendinizi- yaşamınızı KAZANIN. 

www.canmehmet.com

Resim Görsel web ortamından alınmış, düzenleme tarafımızdan yapılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Anti-Spam Quiz:

*